Şecaat arz ederken
Çok güzel bir deyimimiz vardır; “Şecaat arz ederken merd-i kıpti, sirkatin söyler.” Yani “Kahramanlık yaparken hırsızlığını da anlatmak” anlamına gelen bir deyim bu.
Tutuklu albay Dursun Çiçek’in eşi Ankara’daki bir Ziraat Bankası şubesinde çalışıyormuş. Eşinin duruşmaları nedeniyle sürekli İstanbul’a gidip gelmek maddi olarak yıkım haline gelince İstanbul’a tayinini istemiş. Banka da bu talebi “Doğu’nun en ucuna tayin çıkararak” karşılamış.
Buraya kadar olan bölümü günlerdir yazılıyor, bunun nasıl bir haksızlık olduğu dile getiriliyor.
Ama benim dikkatimi çeken nokta başka. Ziraat Bankası yetkilileri bu atamada hiçbir “art niyet” olmadığını söyleyerek şöyle demişler: “Bazen bazı personeli gençlere yer açmak için emekliliğe teşvik amacıyla olmadık yerlere tayin ederiz.”
Yani emekli olma hakkını kazanmışsınız ama emekli olmuyorsunuz, sizi öyle bir yere gönderiyorlar ki gitmektense emekliliği kabul ediyorsunuz.
Bunu yapan devlet bankası. Üstelik hukuka da insan haklarına da aykırı bu yöntemi açıklamaktan hiç çekinmiyor bile.
“Türkiye korku içinde” dediğimde iktidar yandaşları kızıyorlar. Ama bu “canımın istediğini yaparım, işine geliyorsa” tavrına hiç sesleri çıkmıyor bile.
6 Ağustos 2011 Cumartesi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder